Dağların Ezgileri Buluştu...

yollayan tutbenidüşmeden on Temmuz 05, 2009

Şili’nin dağlarından İstanbul’un tepelerine

“DAĞLARIN Ezgileri Buluşuyor”du düzenlenen konserin adı. Dağlar, geçit vermeyişin, güçlülüğün ve heybetin simgesidir. Kolay değildir dağlarda yaşamak. Direnişin de simgesidir.

“DAĞLARIN Ezgileri Buluşuyor”du düzenlenen konserin adı. Dağlar, geçit vermeyişin, güçlülüğün ve heybetin simgesidir. Kolay değildir dağlarda yaşamak. Direnişin de simgesidir. Her karışında Che Guevera’nın ayak izinin olduğu Bolivya dağlarını iyi biliriz.

İşte ta oralardan; Bolivya’nın, Patagonya’nın, Kolombiya’nın, Karayipler’in ve tabii ki Şili’nin dağlarından doğan halk şarkıları, devrim ve zafer şarkıları, önceki gece İstanbul’da başka dağların, bizim dağların şarkılarıyla kucaklaştı. İstanbul’un yedi tepesine barış şarkılarının notaları değdi.

Çatı Partisi Girişimi’nin düzenlediği etkinlik kapsamında Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde bol bol halay çekmemizi sağlayan Agire Jiyan’la, önce Kürtçe coştu binlerce kişi. Grubun solisti kendi diliyle kardeşlik ve barış çağrıları yaptı. Başka dillerden konuşanlar tercümana ihtiyaç duymadılar çağrıyı anlamak için. Asıl duyması gerekenler duymak istemediği için o kadar çok tekrarlanmıştı ki...

İstanbul Üniversitesi öğrencilerinden oluşan Sesler ve Düşler, Nâzım Hikmet şarkıları söyledi daha çok. Moğollar’ın iyi bilinen ama kimsenin dinlemekten bıkmadığı şarkıları da ayakta alkışlandı. Taner Öngün, küresel iklim değişikliklerinin önlenmesi için 24 Ekim’de yapılacak mitinge çağırdı herkesi.

Türkiye Barış Meclisi sözcülerinden Ayhan Bilgen de bir konuşma yaptı konserde. Acıların paylaşılarak azalacağına ve mutlulukların paylaşarak çoğalacağına vurgu yaparak birlikte olmanın önemine değindi.
Ve tabii ki konserin beklenen anı, Şili’nin efsane grubu Inti Illimani üyelerinin sahnede ilk göründüğü an oldu.

14 YILLIK GURBET

Şili halkı, 1970’lı yıllarda dağlarda ve şehirlerde bir araya gelerek kazanmıştı seçimleri. Sosyalist partileri birleştirmiş, Halkın Birliği’ni (Unidad Popular) iktidar yapmıştı. Zafer şarkıları söylüyordu Şilililer. Santiago Üniversitesi öğrencilerinin kurduğu Inti Illimani de birleşik mücadelenin simgesi şarkıların söyleyicisiydi o zamanlar. Ancak 11 Eylül 1973’te faşist General Augosto Pinochet’nin kanlı darbesiyle Şili sokakları işkencenin, tutuklamaların mekanı oldu. O gün Inti Illimani, İtalya’da konserdeydi. Grup üyeleri faşist darbeyi, “El Pueblo unido jamas sera vencido/ Örgütlü halkı hiçbir kuvvet yenemez” diye haykırarak protesto etti. Yüz binler seçim zaferinin şarkısı “Venceremos”u (Kazanacağız) bir ağızdan söyledi o gün.

Şili’de aydınlar ve yoksul halk kırımdan geçirilirken, Inti Illimani de 14 yıl boyunca anavatanına ayak basamadı. İtalya’da yaşayan grup, 1989 yılında, işkencenin simgesi Şili Stadyumu’na büyük bir kutlama ile geldiler ülkelerine. Grup daha sonra bir bölünme yaşadı. Eski üyelerinin bir kısmı Inti Illimani Historica grubunu oluşturdu. Biz o grubu da seyretmeyi çok isteriz aslında.
Inti Illimani’nin anavatanına dönüşü ile diktatörlüğün yasakladığı şarkılar, Şili dağlarında ve şehirlerinde yeniden can buldu. Ve Harbiye Açıkhava’nın sahnesinde en az 14 yerel ve evrensel çalgı ile canlandı önceki gece. Grubun 8 üyesi her şarkıdan sonra çalgı değiştirdi. Sahnede oradan oraya geçip durdular. İzleyenler belki şarkıların sözlerini bilmiyordu ama anlaşmakta hiç güçlük çekmediler. Hele ki grubun solisti Jorge Coulon Türkçe “Yaşasın halkların kardeşliği” ve ardından Kürtçesiyle “Bijî biratîya gelan” dediğinde herkesin gönlünü kazandığı kesin. Bir de “21. yüzyıl İstanbul’un yüzyılı” diye umut verdiğinde. Inti Illimani son şarkılarını söylediğinde, salonun boşalmaya başlaması canımızı sıksa da sadece Şili’nin değil darbe yaşamış tüm halkların zafer marşları haline gelmiş “Venceremos” ve “El Pueblo”yla coşku yeniden hakim oldu. Dakikalarca alkışlanan Inti Illimani’nin sahneden inmesi kolay olmadı. :-)

0 dediki: